
Londra’nın tiyatro dünyasında Jimmy Erskine adı, korku ve saygıyla anılır. Daily Chronicle’da yazdığı eleştiriler, onu bir nevi “sahnenin yargıcı” yapmıştır. Jimmy, beğenmediği her şeyi acımasızca eleştirir ve bu eleştiriler genellikle adaletten çok, kişisel zevklerine dayanır. Özellikle genç oyuncu Nina Land, onun hedef tahtasındadır. Nina’nın gösterişli yaşam tarzı, Jimmy’nin ilgisini çeker, ancak bu ilgi, onun için bir tehdit haline gelir. Jimmy’nin hayatı, lüks partiler ve gece hayatıyla doludur, ancak genç sekreteri Tom ile olan ilişkisi, işin ötesine geçer. Tom’a karşı sahiplenici tavrı, zamanla daha karmaşık bir hal alır. Ancak Daily Chronicle’ın yeni sahibi David Brooke’un gelişi, Jimmy’nin dünyasını alt üst eder ve onu zor bir duruma sokar.