Mikolaj, bulunduğu edebiyat sahnesinde bir efsane olarak anılsa da gerçekte, geçmişinin karanlık gölgeleri peşini bırakmaz. Yazdığı bir kitap, kasabadaki eski bir cinayetle ilgili korku dolu öyküleri barındırmakta ve bu durum halkın gözünde onu ilginç bir hedef haline getirmektedir. Mikolaj, babasının adalet savaşçısı olarak ün kazandığı dönemle yüzleşmek için kasabaya geri dönmeyi zorunlu hisseder. Babası, adaleti sağlamak adına verdiği mücadeleyle tanınırken, gazeteci olan eşi, kasabanın bastırılmış hatıralarını ortaya çıkarmak için çabalarını sürdürmektedir. Bu zorlu süreçte, Mikolaj, hem geçmişteki hatalarıyla hem de ailesinin geleceğini tehdit eden karanlık sırlarla karşı karşıya gelir. Bu yüzleşme, kasabanın ve kendi hayatının seyrini değiştirecek olan unsurlar arasında yer alır.