Alyysa ve Hugh, evliliklerindeki yıpranmışlığın artık onarılamaz olduğunu düşünüyorlardı, bu yüzden ilişkilerine yeni bir umut vermek adına New York’un doğal güzelliklerle dolu kuzeyine doğru bir yolculuk planladılar. Derin ormanların ve berrak göllerin büyüsünde kaybolmayı ve birlikte huzur bulmayı umuyorlardı. Ancak, beklenmedik sağlık sorunları ve gizemli misafirlerin gelmesiyle birlikte, tatil planları tam bir fiyaskoya dönüştü. Ormanın sessizliği, çifti kendi iç dünyalarına doğru bir yolculuğa çekti. Yıllar boyunca biriktirdikleri sorunlar, bu ıssız cennette gün yüzüne çıkmaya başladı. Ancak bu deneyim, onları birbirlerine daha da yakınlaştırdı ve ilişkilerinde derin bir anlayışın filizlenmesine vesile oldu. Bu zorlu deneyim, ilişkilerini sadece kurtarmakla kalmadı, aynı zamanda daha da güçlendirdi.