İtalya’nın zengin tarihindeki mafya ailelerinin arasında, Kristin’in yaşadığı olağanüstü dönüşümün izleri sonsuza kadar kalacaktı. O, sıradan bir anne olarak, küçük bir kasabanın sakin sokaklarında varlığını sürdürüyordu. Ancak büyükbabasının ansızın vefatıyla, hayatının akışı tamamen değişti. Cenazeye gitmek için yola çıktığında, sakin bir yolculuk yapacağını umuyordu. Ancak cenazede ortaya çıkan gerçekler, onu bir anda büyük bir mücadele içine soktu. Kendisini silahların çatıştığı bir alanda bulduğunda, artık sadece kendi yaşamını değil, ailesinin ve mafya ailesinin kaderini de belirleyeceğinin farkına vardı. Bu beklenmedik dönemeç, içindeki gücün ve cesaretin uyanmasına neden oldu. Zamanla liderlik yetenekleri gelişen Kristin, artık mafya dünyasının en saygın liderlerinden biri olmalıydı. Ancak bu yolculuk, trajik ve karmaşık olaylarla doluydu. Kristin, ailesinin ve yeni rolünün getirdiği sorumluluklarla mücadele ederken, aynı zamanda karşılaştığı olağanüstü zorlukların üstesinden gelmek zorundaydı. Ancak onun içindeki kararlılık ve inanç, tüm engelleri aşmasını sağlayacaktı.