Felaketlerin hüküm sürdüğü bir dünya, insanlığı adeta esir aldı. Manyetik kutuplardaki değişim, okyanusların kıtaları yutmasına neden oldu ve bu olay, sonsuz çöl alanlarının doğuşunu müjdeledi. Birbirlerine değer veren bir ailenin, çocuklarının doğum gününde, bir anda hayatta kalma savaşı vermek zorunda kaldıkları bir tabloyla karşılaştılar. Yaşanan yıkım, hızla etraflarına yayıldıkça, aile üyeleri birbirlerini koruma çabası içinde, yaşam mücadelesi vermek durumunda kaldı. Kutuplardaki hareketlenmeler artık umutsuzluğun ortasında beliren tek umut ışığıydı; bu hareketlerin sonuçları, belki de onların kurtuluşu için bir yol çizip çizemeyecekti. Ancak bu durum, dayanışma ve kararlılık gerektiren bir süreç olarak önlerine çıkıyordu. Tek başlarına asla başarılı olamayacaklarını biliyorlardı; birlik sadece hayatta kalmak için değil, duygusal destek için de şarttı.