1957 yılı, Malatya topraklarına düşen bir bebekle başladı Ahmet Kaya’nın öyküsü. Fakat o sadece bir bebek değildi, Türkiye’nin müzik tarihine damga vuracak, derin izler bırakacak bir simgeydi. Malatya’nın tozlu sokaklarında doğan Ahmet’in hayatı, sıradanlıktan uzak, daima sarsıcı olaylarla dolu bir seyir izledi. Tavuklara konser veren çocukluktan, İstanbul’un ışıltılı sahnelerine uzanan bir serüvenin kahramanı oldu. Müziğe olan sevdası, onu Anadolu’nun dışına, büyük şehrin karmaşasına sürükledi ve orada yükselmeye başladı. Ancak bu yükseliş, kolay olmadı. Ahmet Kaya’nın müziği, sadece eğlendirmekle kalmadı, aynı zamanda toplumsal mesajlar içerdiği için de tartışmaları beraberinde getirdi. Ancak o, tüm bu zorluklara rağmen, müziğin evrensel diline olan inancını hiçbir zaman yitirmedi. Hayatının iniş çıkışlarına rağmen, müziğin gücüne olan inancını hep korudu ve bu, onu gerçek bir efsane haline getirdi.