Küçük kasabanın sakin sokaklarında, rutin bir gün, June’un dünyası ansızın bir suçla sarsılır. Anne ve babasıyla sessiz bir hayat süren bu genç kız, eczanenin soyulması haberiyle adeta donar. Kasabanın huzurunu bozan bu olay, June’un içindeki merak ateşini körükler ve onu harekete geçirir. Herkesin birbirini tanıdığı, yaşamın her anını birlikte paylaştığı bu kasabada suç işlenmesi şaşırtıcıdır. Ancak June, sadece suçluları bulmakla kalmaz, aynı zamanda kendi iç dünyasını da keşfetmeye kararlıdır. Eski aşk acısını unutmaya çalışırken, yetişkin bir kadın olarak sorumluluklarını kabullenmeye başlar. Tüm bu karmaşa içinde, hırsızların izini sürmek, onun için sadece bir görev olmanın ötesinde, aynı zamanda kendi kimliğiyle yüzleşmenin bir parçasıdır.