Hayat, geçmişle yüzleşmenin ve bazen de tekrar o yükleri kaldırmanın önemini öğretir. Yirmi yılı aşkın bir süre boyunca birbirlerinden ayrı yolları seçmiş olan iki eski eş, kilise nezdinde kısa süreli evliliklerinin resmi iptalini talep etme zorunluluğuyla karşılaşır. Bu durum, düşündüklerinden çok daha karmaşık bir sürece dönüşür. Kilisenin katı kuralları ve rahiplerin onayı, her adımda üzerlerinde bir baskı oluştururken, geçmişte bastırdıkları duygular aniden yeniden yüzeye çıkar. Her görüşmede, geçmişin izleri canlanırken, ikna edici olabilmek için kilise yetkilileriyle girdikleri tartışmalar, onları ruhsal bir sorgulama yapmaya yönlendirir. Bu zorlu süreç, yalnızca hukuki bir mücadele olmanın ötesine geçer ve onları geçmişleriyle barışma yolculuğuna iter. Sonunda, bu deneyim onların içsel huzur arayışlarında yeni kapılar açacak ve gelecekteki hayatlarına dair daha sağlam bir temel oluşturmalarına yardımcı olacaktır.