Stephane Belcourt, edebiyat dünyasının saygın bir ismi olarak uzun yıllar boyunca adını duyurmuş bir yazardır. Başarılı kariyerinin ardından, 35 yıl aradan sonra Cognac kasabasına prestijli bir konyak markasının tanıtımı için geri dönmeye karar verir. Bu küçük kasabaya adım attığında, geçmişle bugünün iç içe geçtiği bir labirent gibi karşısına çıkar. Zamanın hızla değişen yüzüyle sarsılan Stephane, eskiden bildiği her şeyin kökten değiştiğini fark eder. Kasaba sokaklarında dolaşırken, uzun süredir unutulmuş anılar zihninde canlanır. Stephane, bu anıları takip etmek ve geçmişin izlerini sürmek için kararlıdır. Ancak beklenmedik bir karşılaşma, onun yolculuğunu tamamen değiştirecektir: İlk aşkının oğlu, 17 yaşındaki Lucas ile tanışması. Bu karşılaşma, Stephane’ın zihninde yıllar önce bastırdığı duyguları ve unutulmuş tutkulu anıları yeniden su yüzüne çıkarır, onu geçmişiyle yüzleşmeye ve geleceğiyle barışmaya zorlar.